Manavgat’ta dört yanlarını alevler sardı, teknede 6 saat dehşeti yaşadılar! ‘Küllü sudan içtik, kâbus gibi bir geceydi’ | Egenews | Ege ve İzmir Son Dakika HaberleriEgenews | Ege ve İzmir Son Dakika Haberleri

26 Nisan 2024 - 02:15

Manavgat’ta dört yanlarını alevler sardı, teknede 6 saat dehşeti yaşadılar! ‘Küllü sudan içtik, kâbus gibi bir geceydi’

Antalya’nın Manavgat ilçesindeki yangın 6 gündür sürüyor. Yangının etraflarını sardığı 14 kişi, bir gezi teknesiyle Manavgat Baraj Gölü’ne açıldı. 14 kişi gölde kâbus gibi 6 saat yaşadı. Teknedekiler, koltuklardaki süngerleri kesip ıslattıktan sonra ağız ve burunlarını kapatıp dumandan korunmaya çalıştı. Sosyal medyadan da paylaşım yaparak yardım isteyen Hatice Enhoş (57), “Sosyal medyadan ‘Bizi kurtarmayın; 2,5 yaşında bebeğimiz var, onu kurtarın. Ya dumandan ya ateşten öleceğiz’ diye yardım istedim. Dumandan boğazlarımız kuruduğu için gölün içerisindeki küllü, kömürlü sudan içtik. Kâbus gibi bir geceydi” dedi. 6 saat sonra karaya dönen grup birbirlerine sarılarak ağladı.

Manavgat’ta dört yanlarını alevler sardı, teknede 6 saat dehşeti yaşadılar! ‘Küllü sudan içtik, kâbus gibi bir geceydi’
Son Güncelleme :

02 Ağustos 2021 - 11:43

3250 Okuma

Manavgat’ta 6 gündür devam eden orman yangını nedeniyle birçok kişi evinden ve iş yerinden oldu. Yüzlerce hektar ormanın da yandığı ilçede alevlerden en çok etkilenen noktalardan biri de Güzelyalı Mahallesi oldu. Manavgat Baraj Gölü kenarındaki mahallede birçok ev ve işyeri yangında hasar görürken, mahallenin bir bölümünde 5 gün önce başlayan elektrik ve su kesintisi devam ediyor.

Mahallede göl kenarındaki restoranın işletmecisi Hatice Enhoş, yangının ikinci günü akşamı, iş yerlerine ulaşamayacağını düşündü ancak şiddetli rüzgar nedeniyle göldeki teknesine hasar gelmesin diye beklemeye başladı. Bir süre sonra karşısındaki dağda dumanı fark eden Enhoş, eşini uyandırarak mahalleden aracıyla çıkamayan çocuklarını da yanına çağırdı. Alevler bir anda etrafı sarıp, iş yerlerine doğru gelince Enhoş ve beraberindeki 13 kişi, gölde bağlı gezi teknesine bindi.

Manavgat'ta dört yanlarını alevler sardı, teknede 6 saat dehşeti yaşadılar! 'Küllü sudan içtik, kâbus gibi bir geceydi'

Tekneyle göle açılan grup, 112’yi arayıp yardım istedi. Bu sırada alevler, gölün etrafındaki tüm ormanlık alanlara sıçrayınca grup, tekneyi bağlayacakları yer bulamadı. Yoğun dumandan kaynaklı görüş seviyesinin düştüğü gölde bebek, çocuk ve yaşlıların bulunduğu teknedekiler için korku dolu gece başlamış oldu.

Manavgat'ta dört yanlarını alevler sardı, teknede 6 saat dehşeti yaşadılar! 'Küllü sudan içtik, kâbus gibi bir geceydi'

GÖLDE 6 SAAT

Tekneyle saatler süren dolanma devam ederken yoğun dumandan etkilenen grup, arkadaşlarının tavsiyesi üzerine koltuklardaki süngerleri kesip ıslattıktan sonra ağız ve burunlarını kapatıp dumandan korunmaya çalıştı. Yaklaşık 6 saat sonra sabahın ilk saatlerinde grup, tekneyle restorana döndü. Karaya indiklerinde birbirlerine sarılıp ağlayan gruptakiler, yangının restoranın yanına kadar geldiğini ancak iş yerlerine hasar vermediğini görünce sevindi.

Manavgat'ta dört yanlarını alevler sardı, teknede 6 saat dehşeti yaşadılar! 'Küllü sudan içtik, kâbus gibi bir geceydi'

‘GÖLÜN DÖRT BİR TARAFI YANMAYA BAŞLADI’

Yangının kendilerine doğru geleceğini düşünmediklerini söyleyen Hatice Enhoş, “O gece burada yangın yoktu ama rüzgardan dolayı tekneyi beklemek için uyumadım. Bir anda karşıdan siyah duman yükseldi. Eşimi uyandırdım ve çocuklarımızı çağırdık hemen. 2,5 yaşında torunum ve yaşlı annemi gitmeleri için arabaya bindirdik ama araç, alevler nedeniyle gidemediği için geri döndüler. Onlar da burada kalmak zorunda kaldı. Alevler üzerimize doğru gelince bota binerek tekneye gittik ve açıldık. Tekneye binip açılınca gölün dört bir tarafı yanmaya başladı” dedi.

Manavgat'ta dört yanlarını alevler sardı, teknede 6 saat dehşeti yaşadılar! 'Küllü sudan içtik, kâbus gibi bir geceydi'

‘BÖYLE YANGIN HAYATIMDA GÖRMEDİM’

Yardım için birçok yeri aradıklarını ama dönüş alamadıklarını söyleyen Enhoş, “Böyle bir yangın hayatımda görmedim. Gitmeyi düşündüğümüz yerlerde de yangın başlayınca bu mevkide dolanmaya başladık. Herkesin elinde birer telefon ile 112’yi aradık. Gölün üstündeki dumandan alevler dahi gözükmüyordu. İnsanı zehirleyecek cinsten duman ve neredeyse 80 kilometre süratle esen fırtına vardı. Allah’tan teknemizin gündüzden deposu doluymuş ve yedekte de 50 litre yakıt varmış. O an mazotun bittiği yere kadar gideceğiz dedik. Herkesi aradık ama bize ulaşan olmadı” diye konuştu.

‘YA DUMANDAN YA ATEŞTEN ÖLECEĞİZ’

Kurtarılmak için sosyal medyadan mesaj yazıp, yayın yaptığını belirten Enhoş, “’Beni kurtarmayın, 2,5 yaşında bebeğimiz var, onu kurtarın. Ya dumandan ya ateşten öleceğiz’ dedim. Gölde tur attık sürekli. Mevkimizi soruyorlardı ama bilmiyorduk çünkü sadece caminin minaresini görüyordum. Bir arkadaşımız ‘Bottaki can yeleklerini kesin. İçerisindeki süngerleri ıslatıp ağzınızı ıslatın’ dedi ama o fayda olmayınca minderleri kesip süngerlerini bu şekilde kullandık” dedi.

‘GÖLDEKİ KÜLLÜ SUYU İÇTİK’

İskeleye çıkınca çok sevindiklerini söyleyen Enhoş, “Dumandan boğazlarımız kuruduğu için gölün içerisindeki küllü, kömürlü sudan içtik. Kabus gibi bir geceydi. Herkes ‘imdat’ dedi ama imdada yetişen olmadı. Sabah yine her yer dumanlıydı. ‘Gidelim restorana bir bakalım’ dedik. Biraz yaklaşınca restoranın yanmadığını fark ettim. Çok sevindim. Gölden çıktığımızda elemanım bana ‘Sana sarılmak istiyorum’ dedi. İkimiz sarıldık 15 dakika kadar birlikte bağırarak ağladık. İskeleye hepimiz üst üste yattık” diye konuştu.

Yaşadıkları için şanslı olduklarını belirten Enhoş, “Çocuklar ağlıyordu ‘Anne bu ne zaman bitecek’ diyorlardı. Hiç kimseye ulaşamadık. Biz ölseydik ‘Allah rahmet eylesin. Niye tekneyle çıktılar ki’ diyeceklerdi. Sebebini bilmiyorlar ki sebebi bulunduğumuz yerden hiçbir çıkış noktası olmadığı için göle atladık. Yerimiz göle sıfır olduğu için dört bir tarafımızdan yangın sardığı için göle çıktık. Sabaha kadar dolandık, mazot bitmedi, kıyıya çarpmadık” dedi.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.