Karaburun’un Bozköy Köyü’nde bulunan 130 yıllık tarihi cami için yıkım kararı
verilmesinin yankıları sürerken, bir başka cami yıkımı kararı bu kez Mordoğan Mahallesi’nde
bulunan ve “1’inci Grup Kültür Varlığı” olarak tescillenen Çatalkaya Camisi için verildi.

İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 27 Kasım 2019 tarihli kararında,
Çatalkaya Camisi için hazırlanan restorasyon, rölöve ve restitüsyon projesi kabul edilmiş, ancak
bugüne kadar İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından çalışmalara başlanmamıştı.
30 Ekim 2020’de yaşanan 6,9 şiddetindeki deprem ve sonrasında Karaburun merkezli
yaşanan depremler sonrasında duvarlarında çatlaklar oluşan cami için, İzmir Çevre ve Şehircilik
Müdürlüğü’nün verdiği “acil yıkım” kararı camiye asıldı.

CEMAAT 4 YILDIR ÇADIRDA NAMAZ KILIYOR
Karaburun’un simge camileri arasında yer alan ve 1889-1890 yılları arasında (Hicri
1307) İzmir’in köklü ailelerinden Hocazadeler tarafından inşa ettirilen Çatalkaya Camisi, 1953
yılında aynı ailenin fertlerinden Hocazade Ahmet Ragıp Üzümcü tarafından onarılmış ve
yenilenmişti. Karaburun üzümünü dünya çapında markaya dönüştüren hayırsever iş insanlarının
başında gelen Ahmet Ragıp Üzümcü’nün, Alsancak Hocazade Camisi başta olmak üzere
İzmir’de yaptırdığı pek çok cami bulunuyor.
Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan Mordoğan’ın eski Çatalkaya Köyü’nde
bulunan caminin 2017 yılından bugüne restore edilmeyi beklediğini belirterek, dört yıldır caminin
kapalı olduğunu, cemaatin ise ibadetlerini çadırda ve uygun olmayan şartlarda sürdürdüğünü
hatırlattı.
2019 yılı Kasım ayında İzmir 1 Numaralı Koruma Kurulu tarafından verilen restorasyon
kararının uyugulanması için 11 Mart 2020 tarihinde Karaburun Belediyesi tarafından Yapı
Ruhsatı verdiklerini hatırlatan Erdoğan, caminin yıkılmasına kesinlikle karşı olduklarını söyledi.

YIKMAK İÇİN BU ACELE NİYE?
Bozköy Camisi’nden sonra tarihi Çatalkaya Camisi için de yıkım kararı alınmasına çok
üzüldüklerini sözlerine ekleyen Başkan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Eski Çatalkaya Köyü’müzde 700 yıllık çınar ağacımızla yan yana duran camimiz,
Karaburun’un çok az sayıda kalan tarihi yapıları arasında yer alıyor. Camimizin
restorasyon süreci zamanında başlasaydı, kuşkusuz 30 Ekim depreminden bu ölçüde
etkilenmeyecekti. Belediyemize gönderilen ve ağır hasarlı olması nedeniyle yıkım kararı
verilen yapılar listesinde bu camilerin bulunmamasını da anlamış değiliz.

Anlayamadığımız bir diğer konu, hasar alan her tarihi camimizi bir an önce yıkmak için bu
acele niye? Bu camilerimiz bizler için sadece ibadethane değil, ilçe tarihinde önemli
kilometre taşları olan ata yadigârı yapılardır. Mordoğan’da doğup büyümüş bir
Karaburunlu olarak, gördüğüm en şirin camilerin başında gelen Çatalkaya Camisi’ni
yaşatmak için elimden gelen tüm çabayı sarf edeceğim. Karaburun Belediyesi olarak,
Bozköy Camisi için restorasyon masraflarını karşılama sözü vermiştik. Şimdi aynı sözü
Çatalkaya Camisi için de veriyoruz. Yeter ki camilerimiz yıkılmasın!”