EÜ TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜNDEN DÜNYA KÜLTÜREL MİRASINA IŞIK TUTAN ÖNEMLİ BİR PROJE DAHA | Egenews | Ege ve İzmir Son Dakika HaberleriEgenews | Ege ve İzmir Son Dakika Haberleri

19 Nisan 2024 - 22:15

EÜ TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜNDEN DÜNYA KÜLTÜREL MİRASINA IŞIK TUTAN ÖNEMLİ BİR PROJE DAHA

EÜ TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜNDEN DÜNYA KÜLTÜREL MİRASINA IŞIK TUTAN ÖNEMLİ BİR PROJE DAHA
Son Güncelleme :

09 Şubat 2021 - 10:40

2070 Okuma

 

 Azerbaycan’ın kültür başkenti Şuşa’nın Ermeni işgalinden öncesini ve sonrasını araştıracaklar

Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü ve Azerbaycan Kültür Bakanlığı iş birliğinde hazırlanan “Şuşa- Ermeni İşgalinden Önce ve Sonra” başlıklı proje ile Ermenistan işgalinden 28 yıl sonra kurtarılan Azerbaycan’ın kültür başkenti Şuşa’da yapılacak olan restorasyon öncesi tarihi ve kültürel zenginliklerin son durumunun tespit edilmesine yönelik çalışma başlatıldı.

Proje ekibini makamında ağırlayarak bilgi alan Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “ Üniversitemiz Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü bilim insanları, Azerbaycan başta olmak üzere,  Türk dünyası ve dünya kültürel miras açısından çok kıymetli tarihi, kültürel ve sanatsal eserleri bünyesinde bulunduran kadim şehir, Azerbaycan’ın kültür başkenti Şuşa’nın Ermeni işgalinden öncesini ve sonrasını araştıran önemli ve anlamlı bir projeye imza atacaklar. Bir şehirden öte pek çok anlam barındıran ve stratejik öneme sahip olan Şuşa, hem çok sayıda tarihi esere sahip olması hem de çok sayıda seçkin bilim ve kültür insanını yetiştirmesi açısından önemli bir kent. Enstitümüz bilim insanları proje kapsamında bölgenin tarihi, coğrafyası, siyasi yapılanması, tarihi yapılarını inceleyecek, bu yapıların Türk sanat tarihindeki yeri ve önemini araştıracaklar.  Projenin bitiminde konferanslar ve yayınlar yoluyla uluslararası literatüre katkıda bulunulacaklar. Bu araştırma aynı zamanda, Şuşa’daki eserleri işgal öncesi ve bugünkü mevcut durumlarını ortaya koyan Türkiye’deki ilk çalışma olacak. Proje, işgal sonrası günümüze ulaşan eserlerin gelecek nesillere aktarılmasında önemli yeri olan restorasyon çalışmalarına dokümantasyon sağlanmasında katkı sağlayacak. Multidisipliner bir anlayışla ve uluslararası iş birliğine dayalı çok önemli ve anlamlı bulduğum projeyi hazırlayan bilim ekibimizi tebrik ediyorum” dedi.

  ULUSLARARASI İŞ BİRLİKLİ VE MULTİDİSİPLİNER  ARAŞTIRMA

Yürütücülüğünü Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vefa Kurban ile Azerbaycan Kültür Bakanlığına bağlı Kültürel Mirasın Korunması ile ilgili Bilimsel Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Telman Kerimli’nin yaptığı projede Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nadim Macit, Doç. Dr. Aygül Uçar ve Dr. Rüçhan Bubur araştırmacı olarak yer alıyor.

Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nadim Macit, “Soğuk Savaş’ın bitimi ve Sovyetler Birliği’nin dağılması ile birlikte ortaya çıkan süreçte Ermenistan tarafından işgal edilen Azerbaycan toprakları – Karabağ ve etrafındaki bölgeler yaklaşık 30 yıl boyunca işgal altında, Ermeni kontrolünde tutulmuştur. Ermenistan’ın Karabağ’ı işgal süreci ile birlikte bölgedeki tarihi yapılarda, özellikle İslami yapılar üzerinde tahribatlar gerçekleştirilmiş, yapıların bir kısmı yok edilirken, bir kısmı da önemli ölçüde zarar görmüştür.  Konu, Birleşmiş Milletler ve AGİT Minsk grubunun yıllarca diplomasi yolu ile çözemediği bir konu olarak kalmıştır. Diplomasi yolu ile çözülemeyen işgal sorununun Ermenistan’ın provokatif faaliyetleri ile daha da büyümesi üzerine, Azerbaycan askeri güç kullanmak durumunda kalmıştır. Taraflar arasında gerçekleşen ve 27 Eylül 2020 tarihinde başlayan savaş, 10 Kasım 2020’de Ermenistan’ın teslimiyet antlaşmasını imzalaması ve taraflar arasındaki sıcak çatışmanın durması ile son bulmuştur.  Azerbaycan ordusunun sıcak çatışma ile kurtardığı en son bölge Şuşa’dır. Anlaşma gereğince, Ermenistan, işgal altında tuttuğu diğer bölgeleri belirli süre dahilinde boşaltmayı kabul etmiştir. Ermeniler kendilerine tanınan süre zarfında boşaltmak durumunda oldukları şehir ve köyleri yakarak çıktıkları için bölgelerdeki tarihi yapıları da yok etmişlerdir. Bu anlamda Şuşa’nın durumu ise biraz daha farklıdır. Ermeniler şehri yakma fırsatı yakalayamamışlardır” diye konuştu.

210 KÜLTÜR VARLIĞININ PEK ÇOĞU TAHRİP EDİLDİ

Şuşa’nın Azerbaycan’ın kadim şehirlerinden birisi olduğunu vurgulayan projenin yürütücüsü Doç. Dr. Vefa Kurban “Azerbaycan Cumhuriyeti Bakanlar Kurulunun  02.08.2001 tarihli kararında Şuşa’da 210 adet kültür varlığının tescil edildiği anlaşılmaktadır. Azerbaycan Kültür Bakanlığının temsilcileri Şuşa’da 191 adet mimari eseri incelemiştir. Bu yapılardan 145 adet eserin kalıntılarına ulaşılabilmiştir. 25 eser tamamen tahrip edilmiş, 10 eserin işlevi değiştirilmiştir, 11 eser ise bilinçli bir tahribata maruz kalarak vandalizme uğramıştır. Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Sosyal Ekonomik ve Siyasal İlişkiler Anabilim Dalı ile Türk Sanatı Anabilim Dalı öğretim üyeleri Azerbaycan’ın tarihen bir parçası olan, Ermenistan tarafından işgal edilen ve 2020 yılı eylül ayında gerçekleşen 44 günlük savaş sonrasında Azerbaycan’ın zafer elde etmesi ile birlikte kurtarılan bölgelerin, özellikle Şuşa şehrinin tarihi yapılarının incelenmesi, bölgenin kültürü, sosyo-ekonomik ve siyasi yapılanmasına ilişkin araştırmanın yapılması ve bölgede yapılacak olan restorasyon çalışmaları öncesindeki son durumun tespit edilmesine yönelik bir proje çalışması başlatmıştır. Proje özellikle Azerbaycan’ın Karabağ bölgesinin tarihi, coğrafyası, jeopolitiği, mimarisi, sanat tarihi, arkeolojisi ve diğer alanlarda araştırma yapacaklar için bir kaynak niteliği taşımaktadır. Şuşa işgal altında olduğu için araştırmacılar bu bölgelerde araştırma yapamamışlardır ve bu proje bölgenin hem Türk araştırmacılar tarafından ilk kez bilimsel yöntemlerle incelenecek olması açısından hem de işgal sonrası günümüze ulaşan eserlerin gelecek nesillere aktarılması açısından önemlidir” dedi.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.