ALP, GODE, VURAL, PARLAKAY | Egenews | Ege ve İzmir Son Dakika HaberleriEgenews | Ege ve İzmir Son Dakika Haberleri

20 Nisan 2024 - 15:22

ALP,  GODE, VURAL, PARLAKAY

ALP,  GODE, VURAL, PARLAKAY
Son Güncelleme :

10 Ocak 2021 - 23:08

4180 Okuma
Yıl 1962, çiftçilikle uğraşıyor geçimini sağlıyor.
Sivas’ta yolda yürürken durdurmak, seslenmek istedi bu amaçla biri, omuzuna dokunamadı bile, boyu yetmedi.
Kilosu 141, boyu da 2 metre 15 santimetre.
Nusret Akça idi konuşmak isteyen vatandaşın, ‘Hemşerim sen basketbolcu musun’ diye sordu.
Dev cüssesiyle Hüseyin Alp biraz da eğilerek ‘basketbol nedir’ dedi, soruya soru ile karşılık vererek.
O zamanlar basketbol ülkemizde tanınmıyor bile, 60 yıl öncesi.
2 metreden uzun da basketbolcu yok.
İstanbul’a götürdüler, ilk kez basketbol topu, ilk kez basketbol salonu, ilk kez de pota görüyordu.
53 numara, özel ayakkabı yaptırıp giyiyordu.
Salona girdi tahta zeminde yürümeye başladı.
Kolunu kaldırdı 3.05 m.’lik potaya değmesine bir karış kalmıştı, tabi bizim karışımızla o da.
Bir hafta idman yaptı, İTÜ formasıyla, Kadıköyspor karşısına, ilk maçına çıktı.
İstanbul Basketbol Ligi idi adı.
Ardından Altınordu’ya geldi.
1966-1967 sezonunda ilk kez oynanmaya başlanan Türkiye Basketbol Ligi’nde,  ilk şampiyon Altınordu forması ile kupayı kaldırdı, çok mutlu oldu.
Kırmızı – Lacivertliler TBL’nin ilk şampiyonudur.
Hüseyin Alp tekrar döndüğü İTÜ’de 4 kez olmak üzere 5 Türkiye Basketbol Ligi Şampiyonluğu sevinci yaşadı. 73 kez Milli formayı giydi, 1970 yılında da Tarkan Gümüş Eyer ile birçok filmde rol aldı.
1983 yılının 9 Ocak günü kaybettik, kanser yüzünden.
Dönemin ünlüsü bir kadın oyuncuyla çekilmiş fotoğrafı elime geçti, rahatlıkla bacak arasından geçilebiliyor.
Fotoğrafı çeken de M.Olgaç.
Tarihi fotoğraflara başka bir örnek.
Karşıyaka – Fenerbahçe maçı, İzmir Alsancak Stadı.
27 yıl aralıksız KSK forması giyen Gode Cengiz, Cengiz Kocatoros terden sırılsıklam olmuş forması ile takım arkadaşı ile ilgilenen maçın hakemi Abdi Parlakay’ın dibinde.
O zamanlar hakemler baba idi, babacan idi.
Maç da 0-0 beraberlikle başladığı gibi bitti, dostça, VAR da yoktu, bipli bayrak da.
O sezon Abdullah Gegiç’li Fenerbahçe, şampiyon olan Beşiktaş’ın 2 puan gerisinde kaldı.
Karşıyaka’nın elinden zor kurtularak.
Gode iri, güçlü anlamına geliyor Altınordu forması da giydi 3 kez, Karşıyaka Lisesi mezunudur sevgili Cengiz Kocatoros.
Hakem Abdi Parlakay’ı Bursa Bölgesi hakemlerinden 1975 yılında, Gode Cengiz’i de 1988 yılında kaybettik.
Vefat eden duayenlerimize rahmet, ailelerine sabır, yaşayan duayenlerimizde de sağlıklı ömür diliyorum. Teknik direktörlük görevine getirilmeyi çok istediği Fenerbahçe’ye olmadı ama koronayı da atlatan Yılmaz Vural, Göztepe’ye gelmeli, neden olmasın.
14 yıl süren zor günler sonunda Göztepe’yi Süper Lig’ yükselten Vural’a kapılar ardına kadar açılmalı. Seyircili dönemdeki gibi güçlü değil Göztepe takımı, başka teknik adamla anlaşmadan gereken yapılmalı. Vural’ın bir de kurtarıcı özelliği var, kümede bırakma gibi.
Umarım o duruma gelmeden bir şey yapılır.
Seyirciyi, şovu sever bu zevkten mahrum kalacak ama bugünün bir de yarınları var, malum.
Şimdiden gereken yapılmalı.
Her şeye rağmen gazetecilik güzel, yazmak, halk için araştırıp, doğrusunu yazmak, bilgi aktarmak, bilinçlendirmek çok güzel ve anlamlı.
Çalışan, çalışmayan, çalışamayan, çalıştırılmayan, işsiz kalan, çalışmayı bekleyen, gerçek gazetecilerin günü idi, kutlu olsun diyelim her şeye rağmen.
Bir iki kelam da kuralları yorumlayan (!) daha doğrusu yorumlayamayan, hala daha anlayamadığını bile fark edemeyen, o sihirli eleştiri dünyasına kendini kaptıran eski futbolcuları yorumlamadan edemeyeceğim.
İlla bilmeden konuşacaklar, oynamak başka şey, hakemlik yapmadan yorum yapmak bambaşka bir şey. Hakemler futbolu bilmeli, futboldan gelmeli tamam da.
Keşke yorum yapanlar da hakemlik kursundan geçseler de öyle başlasalar konuşmaya.
En az 1 sezon hakemlik yapmalılar veya en az 30 maça çıkmalılar, 15 düdük 15 yardımcı, belki o zaman anlarlar.
Yutkunarak konuşurlar, hesaplamadan, ayarlamadan.
İnanılacak gibi değil biri şöyle dedi, baktım yüzüne dikkatli dikkatli kızarmadı bile. ‘Bu pozisyona sabaha kadar penaltı vermem’,  hoppalaaa.
Vermezsen verme de sen kimsin be bilader.
Bilmeyeni kandırırsın belki ama bizi değil.
Ayrıca da pozisyon net penaltı, görmezlikten geliyor, zira penaltı verilse golü yiyecek olan, eski takımı da ondan.
İnce ayarlar, hesaplar, yazık çok yazık.
Sonra onlara nasıl hesap verecek.
Hakemleri eleştir tamam da adil olun adil.
Aslında bu gibilere VAR gerek hem de acilen ve de adilce.
Bilmediklerini bilmiyorlar.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.