Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkı’nın tanınmasının 86. yıldönümü kutlandı
Soyer: “Ülkedeki sorunların çözümü için kadınlar mutlaka karar mekanizmalarında yer almalı”
Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı tanınmasının 86’ncı yıldönümü
etkinliğinde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer,
Türkiye’de kadınların siyasetteki temsil oranının 86 yıl öncesine oranla geriye
gittiğine dikkat çekti. Soyer, Kadınlar kamuda, siyasette, özel sektörde, sivil
toplumda ve diğer tüm alanlarda söz sahibi olmadan, hatta yönetici pozisyonuna
gelmeden ülkemizdeki sorunların hiçbirini gerçek anlamda çözemeyiz dedi.
Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı verilişinin 86’ıncı yılı İzmir’de, pandemi önlemleri
çerçevesinde İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen çevrimiçi söyleşi etkinliği
ile kutlandı. Moderatörlüğünü Erhan Gölbey’in yaptığı programa İzmir Büyükşehir Belediye
Başkanı Tunç Soyer ve eşi Neptün Soyer, Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci Cumhurbaşkanı
İsmet İnönü’nÜn torunu ve eski milletvekili Gülsün Bilgehan, siyasal iletişim uzmanı Dr.
Gülfem Saydan Sanver, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
Komisyonu Başkan ve CHP Grup Sözcüsü Av. Nilay Kökkılınç, Doğanlar Mahallesi Muhtarı
Arzu Nisa ile İzmir’de kadın hakları alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu
temsilcileri katıldı.
Kadınlarımızın siyasetteki temsil edilme oranı çok geride
Programın açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, kadın
hakları konusunda ülkedeki geriye gidişe dikkat çekti. 5 Aralık 1934 sonrası yapılan ilk
seçimde Meclis’e 18 kadın milletvekilinin girdiğini, Türkiye’nin o günlerde parlamentodaki
kadın sayısı oranıyla dünyada ikinci sırada yer aldığını hatırlatan Soyer Günümüzde
kadınlarımızın siyasetteki temsil oranı pek çok Afrika ve Orta Doğu ülkesinin bile gerisinde,
117. sırada. Oysa kadınlar kamuda, siyasette, özel sektörde, sivil toplumda ve diğer tüm
alanlarda söz sahibi olmadan, hatta yönetici pozisyonuna gelmeden ülkemizdeki sorunların
hiçbirini gerçek anlamda çözmemizin mümkün olmadığını düşünüyorum dedi.
Kadın karar mekanizmalarında yer almalı
Dünyanın herhangi bir yerinde kadının özgürlük ve eşitlik düzeyi, o toplumun özgürlük ve
eşitlik düzeyini gösterir diyerek sözlerini sürdüren Soyer, Kadınların sadece yaşamın her
alanında görünür olması değil aynı zamanda karar mekanizmalarındaki varlığı, başta
siyasetçiler ve yöneticiler olmak üzere her birimizin önümüze koyacağı en temel görevlerden
biri olmalı diye konuştu.
Kadının eşit temsiliyet ve hak mücadelesinde yanında olacağız
İzmir’de göreve gelirken Belediye Ana döneminin başladığını ve İzmir’in geçmişinden gelen
kadın kimliğini referans aldıklarını ifade eden Soyer, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bugüne kadar belediyemizin yönetim ve istihdam politikalarına yansıyan tüm
çalışmalarımızı bu çerçevede yürüttük. Gururla söylemeliyim ki belediyemiz, aldıkları yetki
ve görev yönüyle, Türkiye’de en çok kadın yöneticinin görev yaptığı kurumların başında
geliyor. Her seferinde İzmir’i ortak akıl ile yönettiğimizin altını çiziyorum. Ortak akıl; farklı
görüş, farklı ses ve farklı renklerin müştereklerde buluşması, uzlaşması demek. Bu müşterek
aklın en asli unsurunu ise köylüsünden kentlisine hem alın teri ve emeğiyle, hem de düşüncesi
ve bakışıyla toplumsal yaşama yön veren kadınlar oluşturuyor. Kadınlara seçme ve seçilme
hakkının verilişinin 86. yıldönümünü kutluyor, hiçbir hakkın altın tepsi içinde sunulmadığı
kadınların eşit temsiliyet ve tüm hak mücadelelerinde kararlılıkla yanlarında olacağımızı bir
kez daha güçlü bir şekilde altını çiziyorum.
Anahtar/Kadın Çalışmaları Bütüncül Hizmet Merkezi tanıtıldı
Programda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kadınlara yönelik çalışmalarını yenilikçi bir
uygulama ile tek çatı altında topladığı, kadının sosyoekonomik hayatta farkındalığını
arttırmak ve güçlendirmek amacıyla hizmet verecek Örnekköy’deki Anahtar/Kadın
Çalışmaları Bütüncül Hizmet Merkezi’nin tanıtım videosu gösterildi. Bütüncül bir yapı ile
planlanan merkezde İzmir’deki sivil toplum örgütlerinin de içinde yer alarak çalışmalarını
yürütebileceği vurgulandı.
Bilgehan: İzmir cinsiyet eşitliği sıralamasında önde
İsmet İnönü’nün torunu ve eski milletvekili Gülsün Bilgehan Kadın ve Atatürk başlıklı
söyleşide, kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesinin yasa tasarını hazırlayan İsmet
İnönü’nün doğum yerinin İzmir olduğunu, dayısı Erdal İnönü’nün ise siyasette İzmir
milletvekili olarak yer aldığını hatırlatarak, İzmir’in bizim ailemiz için yeri büyük ve anlamlı.
Son zamanlarda yapılan araştırmaya göre İzmir cinsiyet eşitliği sıralamasında Türkiye’de
önde. Karşıyaka ilçesi ise en iyi ilçe seçilmiş. Hem İzmir’deki yöneticileri hem de bu
mücadeleyi veren İzmirli cesur kadınları kutluyorum. Gayretlerinin devamını diliyorum.
Meclisteki kadın milletvekili sayımız 1934’ün gerisinde. Kadınların siyasette karar alma
mekanizmalarına çok daha fazla katılmaları gerekir. Bunun için uğraşan kadınlar var. Sayın
Tunç Soyer Başkanımız gibi uğraşan erkekler de var. Atatürk ve İsmet İnönü bunu bir
uygarlık sorunu olarak görüyor. Bu örneklerin devam etmesi gerekiyor. Ümidimiz var
şeklinde konuştu. Bilgehan, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni kadınlara yönelik çalışmalarını
bütünsel hizmet anlayışı ile yürütmek için kurduğu Örnekköydeki Anahtar isimli kadın
dayanışma merkezi için de tebrik ederek, merkezi ziyaret etmek istediğini söyledi.
Sanver: Şimdi örgütlü mücadele zamanı
Siyasal iletişim uzmanı Dr. Gülfem Saydan Sanver ise kadınların siyasal karar alma
mekanizmalarındaki yerini anlattığı konuşmasında, İstatistikler bize kadınların siyasette ve
yönetimde ne kadar geride kaldığımızı gösteriyor. Kadınlar olarak bunun mücadelesini
vermek zorundayız. Kendi ayaklarımızın üzerinde durmamız gerekiyor. 1934 yılında bize bu
hak tanındı. Belediye Başkanımız Tunç Soyer’e teşekkür ediyoruz. Belediyede kadının sesinin
duyulmasına ön ayak oldu. Bu tarz liderlere ihtiyacımız var. Bu tip liderleri desteklemeye
ihtiyacımız var. Kaybedecek vaktimiz yok. Örgütlü mücadeleye girişme dönemimiz geldi
diye konuştu. Sanver, kadın milletvekili sayısını arttırmak için anayasayla kota getirilmesini,
bunu partilerin keyfine bırakılmaması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Yolumuz açık
Söyleşinin sonunda söz alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in eşi ve İzmir
Köy-Koop Birlik Başkanı Neptün Soyer, Köy-Koop’un 1960’lı yıllardan bu yana tarımda
örgütlü gücün simgesi olduğunu ve bu örgütün ilk kadın başkanı olduğunu belirterek, Kadın
hakları alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarımızla birlikte örgütlenmenin bir
parçası olmak ve gücünüze güç katmak isterim. Yolumuz açık dedi.
Programda Tülay Aktaş Gönüllü Kuruluşlar Güç Birliği Dönem Sözcüsü Fatoş Dayıoğlu,
Kent Konseyi Başkanı Seniye Nazik Işık, Ege Kadın Buluşması Sözcüsü Şengül Baysak,
Moda ve Hazır Giyim Federasyonu Başkan Yardımcısı Mukadder Özden, Uçan Süpürge
Hareketi Temsilcisi Halime Güner de söz alarak İzmir’de yerel yönetim işbirliği ile dayanışma
içinde güzel çalışmalar yapıldığını vurguladı. Kadınların seçme ve seçilme hakkına ilişkin
soruların yöneltildiği sokak röportajlarının da yer aldığı programda, İzmir Büyükşehir
Belediyesi Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyon Başkanı CHP Grup Sözcüsü Av. Nilay
Kökkılınç’ın Doğançay Mahallesi Muhtarı Arzu Nisan ile yaptığı Türkiye’de Seçilmiş Kadın
Olmak başlıklı söyleşisi büyük ilgi gördü.
