Orjin Grup tarafından İzmir/Balçova ilçesi merkezinde 2 milyarlık yatırımla dev bir
AVM yapılmaktadır.
Ben her zaman söylerim. Mutlu tilkilerle mutlu tavuklar aynı kümeste bir arada
yaşıyoruz diye. Küçük esnaf olarak nasıl yaşanıyorsa öyle yaşıyoruz işte.
Ülkemiz de büyük bölümü Ak Parti iktidarı sırasında olmak üzere 425 AVM açılmış.
Bunun içinde 54 milyar dolar para harcanmış. Tüketim halkası olarak hizmet
sektörüne ve perakendeciliğe yapılan bu devasa yatırımlar bir taraftan küçük bir
azınlığa karşılık gelen iş adamlarının kasalarını doldururken, diğer taraftan Türkiye’de
2 milyona yakın kayıtlı esnaf ve sanatkarlar, içerisinde eğlence ve sosyal yaşam
alanlarının da bulunduğu bu yatırımlardan son derece olumsuz etkilenmişlerdir.
Devlet, esnaf ve sanatkarını sadece kefaleti ve ipoteği uygun olmak koşuluyla faizli
kredileriyle borçlandırmak suretiyle sözde desteklemiştir. Ayrıca bu para desteği
kurumların aracısı durumunda olan oda ve kefalet kooperatiflerinde ağalık sistemi
teşekkül ettirmiş, esnaf ve sanatkarlar bu kooperatiflerin de kölesi haline getirilmiştir.
Bugün binlerce esnaf ve sanatkar kredi borçlarını ödeyemediğinden sicili bozuk
işletmeci durumuna getirilmiş ve kredi sisteminden kırmızı kart gösterilerek sistemin
dışına atılmıştır.
HANİ DEVLETİMİZ SOSYAL DEVLETTİ.?
Ve bu “hüküm” anayasamızın ilk dört maddesinin değiştirilemez, değiştirilmesi teklif
dahi edilemez maddeleri arasında yer almaktadır.
Esnafın içerisine düşürüldüğü bu haksız rekabet ortamı, yani mutlu tilkilerin bulunduğu
kümesin içerisine atılarak, hadi sizde mutlu olun denilmesi “sosyal devlet “ ilkesinin
iğdiş edildiğini göstermiyor mu .?
2 milyona yaklaşan esnaf ve sanatkarın yanında 3-9 arasında eleman çalıştığı var
sayılıyor. Ortalama en az 3 kişi istihdam edildiğini ve bunların esnafın kendisi de dahil,
bakmakla yükümlü bulundukları 3 er kişi de aile bireylerinin var olduğunu düşünecek
olursak asgariden yaklaşık 25 milyon insanın ekmek kavgası verdiği bir sosyal
tabakadan bahsetmiş oluyoruz.
Bugün esnaf; kirasının, vergisinin, elektriğinin, suyunun, internetinin, telinin faturasını,
elemanlarının maaşlarını, muhasebe ücretini, oda aidatını, kredi taksitlerini, yatıramaz
ve raflarına ürün koyamaz hale gelmişse bu devletin sosyal devlet olmaktan çıkıp
sermaye devleti haline gelmesinden kaynaklanmaktadır.
YANİ SERMAYE NEREDEYSE ONUN ARKASINDA DURAN YA DA MİLLETİN
KASASIYLA ONLARIN YANINDA OLAN BİR DEVLETLE KARŞI KARŞIYAYIZ.
İşte İSTİNYE PARK gibi 425 AVM, bu zihniyetin ürünü olarak doğmuş, 25 milyon
insanın geçim kaynağı olan esnaf kesimini doğrudan etkileyerek ekonomik sistemin
kenarına itmiştir. Bugün esnaf tarifi mümkün olmayan bir baskı altında inim inim
inlemektedir.
SOSYAL DEVLETİMİZİN BU ZOR DURUMDA Kİ SOSYAL DİLİMLE İLGİLİ KÖKLÜ
BİR ÇÖZÜM PROJESİ VAR MI? MAALESEF YOK..!
Bence bu adaletsizlikler toplumu içeriden ve dışarıdan provoke edilmeye açık hale
getiriyor. Bu yüzden bir an önce esnafın, mutlu tilkilerin yaşadığı kümeslerden alınıp,
kendilerinin güvende ve eşitlikçi rekabet şartlarında mutlu olabilecekleri kümeslerinin
inşa edilmesi gerekmektedir.
ANCAK O ZAMAN “SOSYAL DEVLET” KENDİSİNİ HİSSETTİREBİLECEK VE
GÜÇLÜ BİR MİLLET OLABİLECEĞİZ.
