BİR DUBLE | Egenews | Ege ve İzmir Son Dakika HaberleriEgenews | Ege ve İzmir Son Dakika Haberleri

29 Mart 2024 - 12:00

BİR DUBLE

BİR DUBLE
Son Güncelleme :

20 Aralık 2020 - 22:49

6140 Okuma

Evet, Atatürk rahmete kavuşalı seksen bir yıl oldu.

Bu yazı seksen bir yıldır unutulmayan dünyanın en büyük liderinden Atatürk için…
Bir ortaokul öğrencisinin duvar gazetesine yazmış olduğu farklı bir bakış açısını kısaltarak sizlere aktarıyorum.
Sanıyorum benim gibi sizler de etkileneceksiniz.
Atatürk;
Gençliğinde kot pantolon giyememiş, sevgilisinin elinden tutamamış, bir sinema filmine gidememiş, Trablusgarp savaşına först class’ta gidememiş, halkına bağımsızlık fikrini anlatmak için konvoylar yapıp Mercedes ile gezememişti.

Kazandığı savaşta mini etekli gösterici kızlar olmamış, Samsun’a ayak bastığında çizmeleri ya da spor ayakkabıları da yoktu.

Yunanlıları denize döktüğünde timsah yürüyüşü yapmamışlardı.

Devrimleri için not alacağı bilgisayarı yoktu.

Kendisine yapılacak suikastı öğreneceği bir cep telefonu yoktu.

Dağ gibi adam İsmet Paşa için Safiye Ayla’ya bir istek parçası faksı bile çekememişti.
Lozan antlaşmasından sonra sokaklarda korna çalıp elinde bayrakla tur atamamıştı.

Evinin balkonundan bir şarjör mermiyi havaya boşaltamamıştı.

Dört kadınla evlenebilecek bir dönemde dünyaya gel, sonra değerini bilmeyecek tek kadınla evlilik sistemini getir.
Çılgın revüler seyredemedi çılgın diskolara gidemedi, sabaha kadar içip rock yapamadı, babasının Mercedesi ile Emirgan’da bir tur atamadı, Bağdat caddesinde yarış da yapamadı.
Keyif çatmadı, uyumadı, ‘Bütün dünya Türkçe’yi konuşmalı’ dedi Latin alfabesini getirdi, harf devrimi yaptı.

Tekke ve zaviyeleri düzene soktu.

Kendi parası ile Kuran’nın mealini en doğru şekilde yaptırdı.
Ülke meselelerinden sıcak bir yatağı olmadı, düzenli bir aile kurmaya hiç vakit bulamadı.

Tüm hayatını ülkesinin kurtuluşuna ve uygarlaşmasına adadı.
Onun için büyük adamdı.

Her fırsat Atatürk’ün elinde vardı.

Ama o ömrünü, irfanı hür, vicdanı hür, bağımsız bir millet yaratmaya adadı.

O sadece milletinin bağımsızlığını istedi.
Bunları yaparken ise:
Bütün lüksü
Bir kadeh rakı içmekti
O kadar…

Bir ortaokul öğrencisi böyle düşünüyordu.

O öğrenci büyüdü neler yaptı bilmiyoruz ama bildiğimiz bir şey var; Atatürk ile bu kadar yoğrulmuş bir karakterin mutlaka.
Atatürk’e yakışır bir hayat sürmüş olabileceği.
Uzun yıllar Atatürk’ün emaneti Cumhuriyet ile yaşadık. Ancak Atatürk’ün ve Cumhuriyet’in ilkelerine ne kadar bağlı kaldık.
Günümüz dünyasında ülkemizin geçirmiş olduğu şartları asla unutmamamız gerektiğine inanıyorum. Görüyoruz ki Atatürk’ün mağlup ettiği dünya geçmişin intikamı ile yanıp tutuşuyor.

Biz bu yanıp tutuşmayı Atatürk’ün ve cumhuriyetin ilkeleri ile kökten söndürmeliyiz.

Öncelikle koro halinde birlik beraberlik hepimiz kardeşiz teranelerini tekrarlarken tek tek bir sürü ırkı dini farklılıkları saymakla daha çok ayrımcı olmaya son vermeliyiz.

Bunu fark etmiyorsak çok yazık.

Artık siyaseti hakaret düzeyinden çıkararak ekonomi, sanayi,sanat,beşeri ilkelerin rekabetine dönüştürmeliyiz.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.