Gelmekle bizlere onur ve şeref veren, iyi ki varlar dediğimiz, kalem erbabları Kamile Yeşiltepe, Aydan Erdurak, Havva Keskin, Korkut Alp, Mustafa Gökçek, Nevin Demirsahan, Nurhan Kurnaz, Yüksel Kurtul, Engin Erdem, Sibel Atapek, Aydan Zişan Karagöz, Ayla Taşdelen ve de topluluk adıyla Sarı Zeybek ekibine çok teşekkür ediyoruz.

Bir aralar hatta yıllardır mezbelelik bir yerdi.

İçmesini bilmeyenler, başka yerleri ile içip sapıtanlar, korkunç tipler, buluşur.

Kapkaranlık ortamda, bilinçaltlarını tatmin etmeye gayret sarf ederlerdi.

Cinsiyet ayrımı yapmak gibi olmasın, erkeksen gel de geç.

Öyle bir garabet bir yerdi.

Park da lamba yok, sokaktaki de uzakta.

Ev balkonları da yanmazdı, haliyle.

Kimse sesini çıkaramazdı, çıkarsa ne olacak.

Adı üstüne park, herkese açık.

Bir elden geçti, ağaçlar budandı, ilaveler yapıldı, bakım geldi.

Makyaj oldu yani, gelin ile damat gibi oldu.

Bir de Çağlayan Irmak Kütüphanesi açılınca, aydınlık geldi.

Aydınlığın zararı olmaz ki.

Hep parka kütüphane, kitaplık fikri gazeteci, çevreci, çevre dostu, büyüğüm, başımın tacı İbrahim Irmak üstadımın, ağabeyimin öngörüsüdür.

Çalmayınız, hakkını iade ediniz lütfen.

Şimdi kerli ferli koca koca kıravatlı adamlar kendi fikirleri gibi ortalıkta gezinmiyor mu, fıttırasım geliyor.

Ayıptır, adaletsizliktir.
Bir de bundan nemalanıyorlar, ün kazanıyorlar, beyefendi oluyorlar.

‘Ben yaptım’ demedi ki.

Demez ki İbrahim Irmak ustam, Ödemişli ne de olsa.

Vatan sağolsun, insanlar mutlu olsun, çevre yaşasın yeter.

O’nun için.

***

Her şey yine bir sanat olayında başladı.

Sanat, sanatı doğurur derler, boşa değil ki.

Rahmet babam Mehmet Aydınoğlu da ‘Gezen tazı nasibini alır’ derdi.

Çalışmadan, emek vermeden bir şey olmaz yani.

İllaki kalkıp alemi dolaşacaksın.

Oturduğun yerden haber yazılmaz, gazetecilik yapılmaz.

Hatta şöyle derdi cennet mekan, ‘Geyik aslana geliyorum beni ye demez, aslan da gelsene bana doğru demez’ derdi.

Çok da haklı.

Havva Keskin’in tek kişilik oyunu ‘Ben kimim ?’de, başladı, bu birliktelik.

Dr.Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi Avni Anıl Sahnesi’nde.

Gittim, bir baktım Kamile ablam.

Kamile Yeşiltepe, özel insan, Atatürk kadını, hanımefendi, Göztepe Spor Kulübü’nün ilk ve tek kadın yöneticisi, şair, korist, solist Kamile ablam.

Emekli polis, şair Aydan Erdurak ablamla aralarına oturdum.

Kendimi güvende hissettim, valla.

Solumda  polis kızı, emekli polis, emniyet mensubu Aydan Erdurak.

Sağımda emniyet müdürü eşi Kamile Yeşiltepe.

Rahmet olsun büyüklerime.

Emniyetsiz maç oynanmıyor, emniyetsiz oyun da başlamadı yani.

Kamile ablam ‘İbrahim beyin kütüphanesine gitmek isterim’ dedi.

Aydan ablam da ‘Ben de gelirim’ diye devam etti.

Birden çoğaldık, o anda.

‘Her şey ilk adımla, bir kişiyle başlar’.

İbrahim ağabeyime ilettim, çok sevindi ‘başımın üzerinde yerleri var’ dedi.

Çaydı demledi, yanına da yiyecekler hazırladı.

Kız istemeye gelenleri bekler gibi hazırlandık, heyecanla da bekledik.

Ayaklarına sağlık.

Hepsi okumuş, yazmış insanlar.

Kendi imkanlarıyla yazan, oynayan, sahne alan, elinden geleninin daha fazlasını yapmaya çalışan hatta yapan Sarı Zeybek kültür ve sanat ekibi, komple geldi.

Şiirler okundu, tekrar buluşmak üzere, plan yapıldı.

Herkesi bekleriz.

Yazdığınız, okuduğunuz kitaplardan bir tanecik bile olsa getirseniz tadından yenmez.

Gün gelecek bir gün.

Daha dün mezbelelik olan yer, yarın şarkılar, türküler söylenen, şiirler okunan bir ‘Açık hava kültür merkezi’ olacak.

Gelmekle bizlere onur ve şeref veren, iyi ki varlar dediğimiz, kalem erbabları Kamile Yeşiltepe, Aydan Erdurak, Havva Keskin, Korkut Alp, Mustafa Gökçek, Nevin Demirsahan, Nurhan Kurnaz, Yüksel Kurtul, Engin Erdem, Sibel Atapek, Aydan Zişan Karagöz, Ayla Taşdelen ve de topluluk adıyla Sarı Zeybek ekibine çok teşekkür ediyoruz.

İzmir’imin klas, 1 numara sanatçısı Mikrop Hikmet (Hikmet Durmuş) de gelecekti, söz verilmiş, planlanmış sahnesi olduğu için gelemedi, ama.

O da gelecek.

Sesiyle, neşesiyle, sohbetiyle renk katacak.

İbrahim ustamla umarım güzel ev sahipliği yapmışızdır, diyeceğim ama.

Park da kütüphane de hepimizin.

Gelin paydaş olalım, güzel anları paylaşalım.

Hayat çok kısa, sanat baki…

Park da kütüphane de ışıl ışıl.

Çağlayan’ım da bizi görüyordur mutlaka.

Rahmetle, şükranla.

Işıklar, nurlar içinde.